|
Tweet |
ANKARA – Devlet Bahçeli, partisinin grup toplantısının ardından yapılan gazeteci‐soru bölümünde, cezaevinde bulunan eski Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’ın olası tahliyesine dair dikkat çeken bir açıklama yaptı. Bahçeli, “Demirtaş’ın tahliyesi Türkiye için hayırlara vesile olacaktır” ifadesini kullanarak, sürecin sadece bireysel bir adım değil, ülke için anlamlı bir dönemeç olabileceğini belirtti.
2016 yılından bu yana cezaevinde bulunan Selahattin Demirtaş, uzun süredir hem Türkiye içindeki yargı süreçleri hem de Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) kararları çerçevesinde gündemdeydi. AİHM, Demirtaş’ın tutukluluğunun kişi özgürlüğü ve güvenliği hakkını ihlal ettiğine dair karar vermiş, bu kararın kesinleşmesi bekleniyordu. Bahçeli’nin açıklaması da sürecin bu yöne işaret ettiği değerlendirmesine sebep oldu.
Bahçeli, gazetecilerin “Tahliye kararı kesinleşti mi?” sorusuna direkt rakam vermezken, “hukuki yolların tamamlanmak üzere olduğunu” ve “ülke açısından olumlu bir sonuç doğurabileceğini” ifade etti. Bu yaklaşım, siyasi çevrelerde beklenmedik bir açıklama olarak değerlendirildi.
Bahçeli’nin bu çıkışı, geçmişte Demirtaş ve HDP çizgisiyle ilgili daha sert söylemleriyle bilinen MHP liderinin, bu konuda bir “yumuşama sinyali” verdiği yönünde yorumlara yol açtı. Siyaset analistleri, bu adımın iki yönlü bir stratejiyle bağlantılı olabileceğini öne sürdü:
Bir yandan hukuki süreçlerden kaynaklanan baskı ve Türkiye’nin uluslararası yükümlülükleri;
Öte yandan, iç siyasette toplumsal barış, terörle mücadelede yeni bir sayfa açma ve siyasi dengeyi koruma ihtiyacı.
Bahçeli konuşmasında ayrıca, “terörsüz bir Türkiye hedefi”ne vurguyla birlikte, bazı çevrelerin “Abdullah Öcalan–Demirtaş ayrışması üzerinden provokatif girişimlerde bulunduğunu” da dile getirdi ve bu tür ayrıştırmaların ülkenin güvenlik ve birlik ortamını zedeleyebileceğini belirtti.
Şu aşamada süreç üç temel alanda ilerliyor:
1. AİHM kararının nasıl uygulanacağı ve Türkiye iç hukukunda hangi adımların atılacağı;
2. Tahliye gerçekleşirse bunun hangi koşullarla olacağı (koşullu serbestlik, denetim, vs.);
3. Siyasi gündem üzerindeki etkisi: özellikle HDP, MHP, ve ittifaklar açısından hangi dengelerin yeniden kurulacağı.
Eğer Demirtaş tahliye edilirse, bu hem Türkiye’de hukukun üstünlüğü ve insan hakları yönünden önemli bir adım olarak okunabilir hem de siyasi aktörler için yeni manevra alanları yaratabilir. Ancak karşı görüşler de sürecin yalnızca “siyasi pazarlık” ya da “manipülasyon” zemini haline gelmemesi gerektiğini vurguluyor.